Ünlü Twitch Yayıncısı UNLOST namıdiğer Cantuğ Özsoy, YouTube’da çeşitli yaşamlardan insanlar ile içerikler üreten 321GO kanalının Soramazsın bölümüne konuk oldu.
Eskişehir’den İstanbul’a evini taşıması sebebiyle uzun bir süredir canlı yayın açamayan Unlost, kendi YouTube hesabından ara sıra içerikler yayınlasa da kendisini takipçilerine özletmişti. Farklı bir konsept videosuna konuk olan ünlü yayıncı Soramazsın ekibinden Esra Üçin’in kendisine sorduğu bazen sert bazen yumuşak soruları cevapladı.
Videoda Cantuğ Özsoy’a sorulmuş birkaç soru ve cevabını sizlerle paylaşalım.
Esra Üçin: “Yayında yaşadığın en ilginç olay neydi?”
Cantuğ Özsoy: “Yayın anahtarını paylaştım ben. Yayın anahtarı demek, insanların senin adına istediği zaman yayın açabilme hakkı demek. Farkında olmadan yayın başlığına yayın anahtarımı yazdım ben, video linki koyacağım yere. Hamburger yiyordum, telefonlar çalmaya başladı yayındasın diye. Dedim öyle bir şey yok şu an yemekteyim felan. Binlerce izleyicimiz benim adıma yayına girdi orda ve benim kendi kanalımda Unlost adına yayın yaptılar. Çok büyük bir kriz anıydı yani kalp krizi geçirmek üzereydim çünkü yıllar boyu o kanala uğraşmıştım. Çok tehlikeliydi mesela orada pornografik bir içerik de yayınlanabilirdi, fakat izleyicilerimiz öyle bir şey yapmadı. Sonra hemen Twitch’i aradım ben, koskoca Twitch’in bir bug’ı imiş bu hata. Yayın anahtarı değiştirilse bile insanlar hala yayın açabiliyorlarmış, dolayısıyla kanalımda bir 30 dakika kadar yayın yapılmaya devam edildi. Ömrümden yıllar gitti benim orada. Sonra kendi kanalımı Twitch’in izniyle banladım-sildim geri açılmak üzere. Daha sonra bu bir meme oldu insanlar tshirtlerine yayın anahtarı bastırıp yanıma geldiler dalga geçmek için, çünkü yayıncılıkta yapılabilecek en büyük hata bu yani. Dünyada herhalde bir tek ben o mallığı yapmışım o zamana kadar, problem düzeldi sonradan.”
Esra Üçin: “Twitch Türkiye izlenme rekorunu kırdığın söyleniyor, doğru mu?”
Cantuğ Özsoy: “Doğru, 140 bin kişi tarafından anlık olarak izlenmiştim. Sebebiyse çekilişti, çekiliş yaptım izleyicilerime çok fazla hediye dağıttım. İzleyicilerimle bir şeyler paylaşmayı çok seviyorum. Gelirimin bir kısmını buraya ayırıyorum bazen de sponsorlar veriyor, bayağı büyük ülkenin görüp görebileceği en büyük oyun çekilişini yapmıştım. İnsanlar çekilişin sonucunu görmek için geldi oraya, iyi de bir içerik yapmıştık rekor oraya geldi. Başkaları da kıracaktır bu rekoru gelecekte.”
Esra Üçin: “Sevmediğin yayıncılar ile PR işbirliği yaptın mı?”
Cantuğ Özsoy: “Bir kere yaptım. Benim çalıştığım markalar genelde arkadaşım oluyor benim. Oturup muhabbet ettiğim bir arkadaşım bir şey rica etmişti benden. Onun için çok haz etmediğim birisiyle birlikte bir iş yaptım, ama bir kere yaptım bunu.”
Esra Üçin: “Bu işi kaç yaşında bırakmayı düşünüyorsun?”
Cantuğ Özsoy: “Şimdi bizim sektör çok tanımı olan bir sektör değil daha yeni oluşuyor, tohumları oluşuyor hatta bunun ve evrilecek bir sektör. O yüzden mesela inşaat sektörü gibi örnekler veremem ben. Ben bunu bırakmayı hiç düşünmüyorum yaşadığım sürece, enerjim yettiği sürece çünkü çok güzel motivasyonlarım var. Yani paradan çok daha önemli şeyler var. İnsanların saygısını kazanmak, sevilmek, güzel bir mesaj almak, bir yerde işinin görülmesi gibi binlerce örnek var. Mesela lahmacun söylüyorum eve Yemeksepetinden gelen kurye izleyicimiz çıkıyor. Mesela maydonoz sevmiyorum onu koymuyor ama soğanı çok bol koyuyor ekstra baharatlar koyuyor yanına, “Abi sen böyle seversin.” diyor yemek geldiğinde. Bundan daha güzel bir duygu yok bu para ile satın alınabilecek bir şey değil. Bunun ömür boyu devam etmesini istiyorum ben, bu beni çok mutlu eden bir şey. İşimi de aslında severek yaptığım için iş gibi gelmiyor bana. Evet zihnen yorucu, ama bir iş gibi değil. O yüzden bırakacağım bir nokta yok yani. Şu kadar birikim yapayım ya da şu takipçiye ulaşayım bırakacağım dediğim bir nokta hiç olmadı, düşünmedim yani. Bir de diğer bir boyutu var. Ben bırakmayı istemem ama meslek beni bırakır mı? Futbolcular gibi aynı, esporcular ya da yayıncılar da yaşlandıkça refleksleri ölüyor elleri titriyor ve kötü oyun oynamaya başlıyorlar. Bizim işte iyi oyun oynamak önemli. O dönemde de o zamanki tecrübemi ve muhabbetleri değerlendirerek devam etmek isterdim bu işe. Biteceğini sanmıyorum.”
Soru ve cevapların geri kalanını izlemek isterseniz:
Yanlış alarm: Spider-Man: Miles Morales Türkçe dil desteğiyle gelmiyor!
