McCree şimdilerde barışı koruma görevini üstlenen bir muhafız olsa da bir zamanlar ünlü bir kanun kaçağıydı. Amerika’nın güneybatısında yasa dışı faaliyetler yürüten tehlikeli Deadlock çetesinin bir üyesi olan McCree silah kullanmadaki yetenekleri ile kısa zamanda ne denli tehlikeli bir haydut olduğunu kanıtlamıştı.
Bir operasyon esnasında Overwatch ekibi tarafından yakalandığında McCree’nin hikayesi de sunulan iki seçenek ile başladı: ya Overwatch’un güzlü yapılanması olan Blackwatch ekibi içerisinde yetenekleri kullanarak ekibe yardım edecekti yada maksimum güvenlikli bir ceza evinde yaptıklarının bedelini ödeyecekti.
İlk seçeneği tercih eden McCree başlangıçta kendisine verilen görevleri pek de ciddiye almadı. Ancak zamanla Blackwatch ekibi içerisinde adaletsizliğe karşı savaşarak günahlarının bedelini ödeyebileceğine ikna oldu.
Bürokratik engeller ve kurallara takılmamak için gizli tutulan Blackwatch ekibi içerisinde McCree bu esnekliğin de yardımı ile kendi adalet anlayışını şekillendirdi. Ancak zamana Overwatch örgütü içerisinde baş gösteren çözünme Blackwatch takımını da etkilemeye başladı.
Takımdaki bu çözünme ve kutuplaşmayı gören McCree kendine bir taraf seçmektense yola yalnız devam etme kararı aldı. Ekibin dağılmasından birkaç sene sonra ortaya çıkan McCree’nin hikayesi artık yalnızca kendi doğruları ve adalet anlayışını tesis etmek doğrultusunda devam ediyor.
