BAUSuperMassive Espor Kulübü‘nün genel menajeri konumunda bulunan ve kulübe uzun süredir destek veren Ulaş Gülkirpik, yaptığı menajerliğin yanı sıra birçok dergi ve gazete gibi basın araçlarına da röportaj vererek esporun büyümesi için çalışmaya devam ediyor. Son olarak Bahçeşehir Üniversitesi’nin desteğiyle Uğur Okulları’nın UMAG adlı dergisine röportaj veren Ulaş Gülkirpik, birçok önemli noktaya değinmiş.
Yapmış olduğu röportajda BAUSuperMassive Kulübü‘nden ziyade genel olarak espora yoğunlaşılırken birçok önemli konuya değinen Ulaş Gülkirpik, espor takipçilerine ve profesyonel şekilde espor ile uğraşmak isteyen gençlere birçok tüyo verdi.
Ulaş Gülkirpik’in UMAG dergisine vermiş olduğu röportajda öne çıkan kısımlar şu şekilde:
•Profesyonel oyuncu nasıl olunur? Esporda da lisans sistemi var mıdır?
Ulaş Gülkirpik: Maalesef profesyonel oyuncu olmanın açıklanabilir bir yolculuğu yok. Şu anda takımlar ve oyun yapımcıları, yeni oyuncuları bu ekosisteme sağlıklı bir şekilde dahil etmenin yollarını arıyorlar. Dünyanın birçok yerinde yeni oyuncuların kendilerini göstermesi için düzenlenen “scouting grounds” etkinlikleri yapılıyor. Ancak bunlardan bağımsız olarak oyunu çok fazla oynamak, kendini mümkün olduğu kadar geliştirip oyun içi sıralamalarda yüksek derecelere çıkmak en iyi keşfedilme yöntemi. Nitekim yüksek seviyelerde zaten profesyonel esporcular ile oyunlarda karşılaşarak isminizi yavaş yavaş duyurmaya başlıyorsunuz. Esporda lisans sistemi var ama şu anda isteyen herkes bu lisansı edinebiliyor. İleride bu lisans için belirli kriterlerin oluşturulacağını düşünüyoruz.
•Turnuvalara katılım için bir ön şart var mıdır? Turnuvalar ne şekilde organize ediliyor? Sizlerin katıldığı veya düzenlediği turnuvalar mevcut mu?
Bu soru hangi oyundan söz ettiğimize çok bağlı bir konu. Bazı durumlarda oyunun yapımcı şirketi ligler ve turnuvalar düzenliyor. Bu sisteme genelde açık elemelere yazılıp herkes dahil olabiliyor. Ancak özellikle Türkiye’de Riot Games dışında hiçbir yapımcı firmanın ofisi olmadığından dolayı diper oyunlarda etkinlikleri aracı kurumlar düzenliyor. Bu etkinliklerin bir bölümünde halka açık elemeler de oluyor, bir bölümü davet usulü de olabiliyor.
•Takım oluşturmak için nasıl bir yol izlenmeli? Oyunların ve oyuncuların belirli kural ve kriterleri var mı?
Her oyunun, etkinliğin, turnuvanın kuralları çok farklı. Örneğin bazı etkinlikler ve liglerde yaş sınırı var. Her durumda detaylıca araştırılması gereken bir konu bu. Ancak işin sonunda takım kurmak için birbiri ile uyumlu bir insan grubunu oluşturmak her kural ve her kriterden daha önemli. Birlikte rekabet ve stres dolu bir maceraya girişecek bu kişilerin karakter uyumu en merkezi kriter haline geliyor.
•Özellikle Türkiye’de aileler hâlâ çocuklarının online mecralarda çok vakit geçirmesinden veya oyun oynamasından şikayetçi olabiliyor. Sizlerin bu konuya yaklaşımı ve önerileri nelerdir?
Açıkçası 50 yaşın üzerinde ebeveynlerin fikrini değiştirebileceğimizi düşünmüyorum. Oyunsever genç arkadaşlarıma tavsiyem şu, eğitimlerine dikkat ettikleri ve notlarını yüksek tuttukları sürece ailelerini mutlu edebilir ve boş vakitlerini gönül rahatlığıyla oyunlara verebilirler. Profesyonel esporcularda gözlemlediğim ortak nokta hepsinin ortalamanın üzerinde zeka ve problem çözebilme kapasitesine sahip oldukları. Bu konuda oyunlarda edindikleri deneyimin katkısı olduğundan şüphem yok. Bunun yanında oyunların, bireylerin sosyal gelişimine engel olduğu tezinin de tamamen yanlış olduğunu düşünüyorum. Nitekim parçası olduğumuz oyunların çoğu takımlar halinde, canlı rakiplere karşı oynanıyor ve iletişim faktörü çok önemli bir hale geliyor. Doğru dengeyi tutturduğunuz sürece severek oynadığınız bir bilgisayar oyununun, yabancı dil gelişimi, takım halinde iletişim becerisi, sabır, strateji ve planlama, dikkat ve odak gelişimi gibi kişinin gelişimine yapacağı katkının herhangi bir zararı kat kat aşacağına eminim.